Canlı, sağlıklı, ışıl ışıl ve genç bir cildin sırrı beslenmemizde saklı! Biz ne tüketirsek
bedenimizde, cildimizde onu tüketir. Araştırmalar antioksidan gücü yüksek, vitamin-mineral
muhtevası fazla besinlerle cildinizi güneş hasarına, çevresel ve bedensel faktörlere bağlı
sorunlardan korumanın kolaylaşacağını gösteriyor.  Öncelikle bir beslenme planı
oluşturmalısınız.
Basit karbonhidrat tüketimini, özellikle de şeker tüketimini azaltmak, düşük glisemik indeksi
olan karbonhidratlara öncelik vermek ve posa içeriği yüksek beslenme tarzına yönelmek,
beden sağlığınız için yapabileceğiniz en etkili adım olacaktır. Günlük beslenmenizde Anti-
aging etkisi olan besinlere daha çok yer vermeli, yaşlandıran besinlerden uzak durmalısınız.
Peki nedir bu uzak durulacak besinler?
● İşlenmiş gıdalar
● Fazla miktarda karbonhidrat veya yağ alımı
● Şeker, yapay tatlandırıcılar(aspartam vb) ve renklendiriciler
● Cipsler, kızartmalar
● Yağlı etler
● Margarin
● Sigara
● Beyaz un
● kafein (özellikle hazır granül kahve)
● Alkol (miktarın en aza indirmeye çalışın)
● Monosodyum glutamat

Bedenimiz düzenli beslenme planıyla kendini iyileştirecek ve tamir edecek biçimde dizayn
edilmiştir. Yeter ki doğru besinleri tercih edelim ve beslenme planımızı doğru oluşturalım.
Anti-aging etkisi olan besinler;
Su içmeyi ihmal etmeyin; İyi nemlendirilmiş bir cildin kırışıklıklara karşı direnci artar. Gün
boyu dengeli bir şekilde su tüketmeniz, cildinizi kuruluktan koruyan en önemli ilaçtır.
Daha fazla domates ve domates ürünü tüketin: Domates ürünlerindeki likopenin güneş
ışınlarının cilt yaşlandırıcı etkisini yüzde 20-40 oranında azalttığını gösteren çok sayıda
araştırma var. 
Antioksidan gücü zengin üç meyveye öncelik verin: Yüksek antioksidan içerikleri nedeniyle
erik, üzüm ve elmanın beslenmede öncelik taşıması gereken meyveler olduğu belirtiliyor. 
Antioksidanların en iyi bulunduğu yerler, çiğ olarak tüketilen meyveler ve sebzelerdir.

Turunçgillerden zengin bir besin planı yapın:  Özellikle cilt kanserine karşı ciddi bir koruyucu
ve Turunç kabuğunda bulunan “d-limonene” isimli maddenin cilt dostu olduğu belirlendi.
Daha çok sebze tüketin: Sebzelerin de en renkli olanlarını ve en tazelerini tüketin. 
Omega-3 zengini balıklardan daha çok yararlanın: Omega-3 yağ asitlerinden EPA’nın güneş
ışınlarına bağlı cilt hasarını azaltmada önemli bir etkisi olduğu belirlenmiştir. Ülkemiz
balıklarında da Omega-3 bol miktarda mevcut: Uskumru, hamsi, levrek bunlardan bazıları.
Omega-6 yağ asitlerinden destek alın: Bitkisel yağlarda (zeytinyağı, fındık yağı, ayçiçeği yağı)
bulunan Omega-6 yağ asitlerinin de cilt dostu olduklarını unutmayın.
Ceviz, badem ve fındığı unutmayın: Yağlı tohumların tümü E vitamini, kalsiyum, Omega-3
yağ asitleri cildiniz için de dost besinlerdir. 
Keten tohumu ile tanışın: Keten tohumunda Omega-6 yağ asitlerinin de bulunduğunu
bilirseniz, bu ucuz ama etkili besinin cildiniz için de önemli bir destek olduğunu unutmazsınız.
Yeşil ve siyah çaydan yararlanın: Özellikle yeşil çayın güçlü bir cilt dostu olduğu kuşkusuz.
Yeşil ve siyah çaydaki (daha az etkilidir) bu güç, ihtiva ettikleri polifenollerle ilişkilidir.